ABD pay piyasaları, iktisadın yumuşak inişi sağlayacağı umuduyla boğa piyasasına girse de tahvil fonu yöneticileri ufukta sert bir resesyon olduğu ikazını yapmaya devam ediyor.
Milyarlarca dolar büyüklüğü yöneten Fidelity ve Allianz tahvil fonu yöneticileri enflasyonla uğraş eden merkez bankalarının şahin kalmasıyla resesyon riskinin arttığını, Mart ayında ABD’de yaşanan banka çöküşlerinin daha büyük bir krizin habercisi olabileceğini belirtti.
Fidelity International CIO’su Steve Ellis “En çok kredi krizine benzeri birşeyin yaşanmasından telaş ediyorum” yorumunu yaptı. Ellis resesyonun daha derin olduğunun anlaşıldığında tahvil getirilerinin düşeceğini, ABD 10 yıllık tahvil getirisinin 75 baz puan düşüşle yıl sonunda %3’e ulaşacağını öngörüyor.
Allianz Gloval Investors Portföy Yöneticisi Mike Riddell’e nazaran de pay, tahvil ve özel dal tahvil piyasasında mevcut fiyatlamalar riskleri yansıtmıyor. Riddell’e nazaran ekonomik görünüm en hakikat halde enflasyon swaplarında fiyatlanıyor ve burada bir yıl vadeli forward enflasyon oranının %2,4 ile %2’ye yakın fiyatlanması önemli bir resesyon sinyali.
Piyasalara nazaran sıkılaşma tamamlanmadı
Para piyasaları da sıkılaşmanın hala tamamlanmadığı görüşünde. Fed’in bu hafta pas geçmesi beklense de temmuzda faiz artışı yapması %90 ihtimal olarak fiyatlanıyor. ECB’den de 25 baz puanı bu hafta gerçekleştirilmek üzere 50 baz puanlık faiz artışı bekleniyor. Bu sıkılaşma döngüsüne karşılık geçtiğimiz hafta Goldman Sachs analistleri 12 ay içinde resesyon yaşanma ihtimalini %25’e düşürmüşlerdi.
