Enflasyonun inatçı kalması nedeniyle yatırımcılar yakın faiz indirimi hayallerinden vazgeçiyor; bu, Fed politika yapıcılarını borçlanma maliyetlerini daha uzun bir süre yüksek tutmaya itebilecek bir sorun.
Fed’in en yakından takip edilen enflasyon ölçümünün Cuma günü yayınlanan son okuması, fiyat artışlarının Fed’in yüzde 2 hedefinden oldukça hızlı olduğunu gösterdi.
Kişisel Tüketim Harcamaları endeksi, Şubat ayındaki yüzde 2,5’ten Mart ayında bir önceki yıla göre yüzde 2,7 arttı. Fiyat eğilimlerinin daha net okunması için değişken gıda ve yakıt fiyatları çıkarıldıktan sonra enflasyon yıllık bazda yüzde 2,8 seviyesinde sabit kaldı.
Rapor, 2023’te aylarca süren istikrarlı iyileşmenin ardından, enflasyonu soğutma konusundaki ilerlemenin 2024’te duraksadığının son işaretiydi. Ve bu beklenmedik engel, politika yapıcıların, ekonomistlerin ve yatırımcıların Fed’in ne kadar erken ve ne kadar başarılı olabileceğini sorgulamasına neden oldu. Borçlanma maliyetlerini azaltmak için. Fed başkanı Jerome H. Powell geçen hafta merkez bankacılarının faiz oranlarını düşürmeden önce görmeyi umdukları ilerlemeyi göremediklerinin sinyalini verdi.
Fed gelecek hafta Washington’da bir sonraki faiz hamlesini görüşmek üzere toplanacak. Çarşamba günkü kararında faiz oranlarını değiştirmemesi yaygın olarak beklenirken, yatırımcılar faiz oranlarının ne kadar süre sabit kalacağına dair ipuçları için Bay Powell ile yapılacak basın toplantısını yakından izleyecek. Enflasyonun önümüzdeki aylarda yapışkan kalması halinde, bu durum yetkilileri, ekonomiyi frenlemeye ve fiyat artışlarını daha tam olarak durdurmaya çalışırken faiz oranlarını uzun bir süre nispeten yüksek seviyelerde tutmaya teşvik edebilir.
Deutsche Bank’ın ABD’li baş ekonomisti Matthew Luzzetti, “Enflasyonla mücadele yoluna ilişkin çok daha büyük bir belirsizlik var” dedi ve şunu kaydetti: “Oldukça iyi ilerleyen bir ekonomi görmeye devam ediyorsunuz.”
