Foreks – İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB), 2023 yılında gerçekleştirilen 11,6 milyar dolarlık ihracata katkı sağlayan başarılı tekstil ihracatçılarını ödüllendirdi. Ödül alan firmaları başarılarından dolayı kutlayan İTHİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, “Artık yeni hikayeler yazma zamanı geldi ve geçiyor. Markalaşmaya çok daha fazla emek harcamalı, küresel marka ve firma satın alımları ya da ortaklık modeliyle yatırımlar yapmalı ve daha global düşünmeliyiz. Bu gömlek, tekstil ve hazır giyim sektörlerimize gerçekten dar geliyor.” dedi.
2023 yılını, 11,6 milyar dolarlık ihracat ile tamamlayan tekstil sektörünün başarılı ihracatçıları, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) tarafından ödüllendirildi. İTHİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz ev sahipliğinde düzenlenen ödül törenine, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Çetin Tecdelioğlu ve çok sayıda davetli katıldı.
YURT İÇİ FUARLARA DESTEK ARTIYOR
Türkiye için önümüzdeki dönemde büyümenin motorunun ihracat olacağını belirten Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, bakanlık olarak ihracatçılara çok önemli destekler verdiklerinin altını çizdi ve yurt içi fuarlar için de ilave destek hazırlığında olduklarını söyledi. Son dönemde yapılan fuarlara çok büyük bir ilginin olduğunu ve İstanbul’un uluslararası fuar merkezi olma yolunda her geçen gün bir adım daha ileriye gittiğini belirten Kılıçkaya, “Buraya gelmeden önce genel sekreterimizle oturduk, çalıştık. Bir düşüncemiz var. Yurt içi fuarları daha güçlü bir şekilde destekleyeceğiz. Bunun mevzuatını ve altyapısını en kısa zamanda oluşturacağız. Bunun müjdesini vermek istiyorum.” dedi.
E-İHRACAT VE YEŞİL MUTABAKAT VURGUSU
Konuşmasında e-ihracat konusuna da değinen Mehmet Ali Kılıçkaya, ihracatçılara bu konuyu ıskalamamaları çağrısında bulundu. Kılıçkaya, “Bakanlık olarak çok güçlü bir şekilde e-ihracatı destekleyen paketler hazırladık, etkinlikler ve fuarlar gerçekleştiriyoruz. Geçtiğimiz hafta düzenlediğimiz etkinliğe dünyanın en güçlü 30 pazar yerini davet ettik ve geldiler. 3 bin civarında görüşme gerçekleşti. Bakanlığımızın bu noktadaki faaliyetlerini yakından takip etmenizi tavsiye ediyorum.” ifadelerini kullandı. Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı’na da dikkat çeken Kılıçkaya, bu mutabakata uyum için yeni bir destek paketi hazırladıklarını söyledi. Konu ile ilgili çok kapsamlı bir portal oluşturduklarını ifade eden Kılıçkaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu portala girdiğiniz zaman, hazırlanmış spesifik sorular ile ne kadar yeşil olduğunuzu görebileceksiniz. Daha sonrasında size sürdürülebilirlik yol haritasını oluşturacağız. Bu noktada alacağınız danışmanlıkların yarısının, 10 milyon TL’ye kadar olan bölümünü biz karşılayacağız. Ayrıca, bu başlık altında Türk Eximbank’la ve İhracatı Geliştirme (İGE) A.Ş ile çalışıyoruz. Bir taraftan işin danışmanlığını alırken, diğer taraftan da Eximbank’ın kredilerine ve İGE’nin kefalet sistemine çok daha rahat ulaşabileceksiniz.”
“KOŞULLAR NORMALLEŞİNCE HEDEFLERE HIZLA ULAŞACAĞIZ”
Türk tekstil sektörünün, 200 ülke ve bölgeye gerçekleştirdiği ihracatla tüm dünyada markalaştığımız sektörlerin başında geldiğine işaret eden Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Çetin Tecdelioğlu, ‘Made in Türkiye’ algısına da büyük hizmetler sunduğunu ve Türkiye markasını kalitesiyle güçlendirdiğini kaydetti. Tecdelioğlu, “Geçtiğimiz yıl 29 bin ihracatçımız tekstil ve hazır giyim sektörlerinde ihracat gerçekleştirdi. İki sektörümüzün toplam ihracatı 29 milyar doları aştı. Bu yılın 8 ayında ise 18 milyar doları yakaladık. Türkiye, tekstil ve hazır giyim üretiminde kalite, hız ve esnek üretim kabiliyeti ile diğer ülkelerden ayrışıyor. Özellikle Avrupa’ya olan coğrafi yakınlığımız, hızlı teslimat imkanımız ve çevre dostu üretim süreçlerimiz, bizi global pazarlarda tercih edilen bir tedarikçi yapıyor. Uzun vadede hazır giyim sektöründe 40 milyar dolar, tekstil sektöründe ise 20 milyar dolar ihracat hedefimiz bulunuyor. Koşulların normalleşmesiyle birlikte bu rakamlara süratle ulaşacağımıza inanıyorum.” dedi.
Tekstil sektörünün sürdürülebilirlik ve dijitalleşme gibi yenilikçi adımlar atmaya devam etmesinin de hayati önem taşıdığının altını çizen Tecdelioğlu, TİM ve ihracatçı birlikleri olarak sektörel sürdürülebilirlik eylem planlarının tamamlandığını ve GreenTİM ve EcoTİM gibi, yeşil dönüşüme yönelik projelerin devreye alındığını belirtti. Tekstil sektörünün, TİM olarak başlattıkları Sürdürülebilirlik Eylem Planı’nı uygulamaya koyan ilk sektör olduğuna işaret eden Tecdelioğlu, “İhracatçı birliklerimiz eylem planlarındaki gerçekleşmeleri aşama aşama takip ediyor. İnanıyorum ki yeşil dönüşümle beraber rekabet avantajımızı artıracağız.” diye konuştu.
“BU GÖMLEK BİZE DAR GELİYOR”
Tekstil ve hazır giyim sektörlerinin Türkiye ekonomisinin mihenk taşları olduğuna işaret eden İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, küresel anlamda yaşanan talep daralması, üretim maliyetlerimizdeki beklenmeyen hızlı artışlar ve özellikle de kurdaki yükselişin enflasyonun altında kalmasının, sektörü derinden etkilediğini belirtti. Tüm bu şartlar altında, sektörün artık yeni hikayeler yazma zamanının gelip geçtiğine değinen Ahmet Öksüz, şöyle konuştu: “Markalaşmaya çok daha fazla emek harcamalı, küresel marka ve firma satın alımları ya da ortaklık modeliyle yatırımlar yapmalı ve daha global düşünmeliyiz. Markalı ihracat için yeni yol haritaları belirlemeliyiz. Peki, neden markalı ihracat diyor ve katma değere vurgu yapıyoruz? ABD’nin dünyada dokuma kumaş ithalat birim fiyatı 6,7 dolar iken Türkiye’de ithalat birim fiyatı, 7 doların üzerinde. Ev tekstilinde Avrupa Birliği’nin ithalat birim fiyatı 6,8’lerde iken, Türkiye’de ithalat birim fiyatı 10 Euro civarında. Aslında tekstil sektörü olarak katma değeri yüksek bir üretim yapısına ve altyapıya sahibiz. Dünyaya açılan hazır giyim marka sayımız ne kadar artarsa, küresel marka ortaklarına ne kadar destek sağlanırsa, tekstil ve hazır giyim sektörü de o kadar güçlenecektir. Mevcut durum, tekstil ve hazır giyim sektörlerimize artık dar geliyor. Yani, bu gömlek gerçekten bize dar geliyor. Markaların nitelikli tedarikçisi olmanın yanında, kendi markalarımızla dünya sahnesinde yerimizi güçlendirmeliyiz.”
TEXHIBITION FUARININ ‘PRESTİJLİ FUAR’ KAPSAMINA ALINMASINI BEKLİYORUZ
İki gün önce kapılarını açan Texhibition fuarına tüm dünyadan çok büyük bir ilgi olduğunu da vurgulayan Ahmet Öksüz, “Texhibition fuarımız göz bebeğimiz haline geldi. 2024 yılının ilk
yarısında gerçekleştirilen fuarımızda 25 binden fazla ziyaretçi ağırlamıştık. Bu fuarı ise 30 binin üzerinde ziyaretçiyle kapatmayı hedefliyoruz. Dünyadaki büyük tekstil fuarlarında yüzde 50’ye varan küçülmeler yaşanırken, bize gösterilen bu yoğun ilgi hep beraber ne kadar doğru işler yaptığımızı gözler önüne seriyor. Ayrıca, Ticaret Bakanlığımızın fuarımızı ‘Prestijli fuar’ kapsamına alıp, destek oranlarının da artırılmasını dört gözle bekliyoruz.” dedi. Yıllardır küresel düzeyde yoğun ilgi gören ‘Sustainability Talks’ konferansının bu yıl ilk kez yurt dışında düzenlendiğini hatırlatan Öksüz, “Konferansı Amsterdam’da yani, bu işin merkezinde gerçekleştirdik. Sektörümüzün sürdürülebilirlik serüvenini tüm dünyaya anlatmaya devam edeceğiz.” dedi.
Milyarlarca dolarlık yatırımların olduğu tekstil sektöründe nitelikli iş gücünü artırmak için başlatılan Tekstil Mühendisliği Burs programının da çok iyi gittiği bilgisini veren Öksüz, bu sayede yüzde 40’lara kadar düşen doluluk oranlarının, yüzde 90’lara çıktığını vurguladı. Öksüz, “Burs programı, daha nitelikli gençlerimizi bu okullara çekme fırsatı yarattı. Şimdi de meslek lisesi konusuna el attık ve bir lisemizin hamiliğini İstanbul Sanayi Odası (İSO)’ndan devraldık. Sadece üniversiteler değil, meslek liselerinde de kaliteli eğitimin verilmesi ve bu çocuklarımızı sektöre kazandırmak bizim için en önemli hedeflerden bir tanesi.” ifadelerini kullandı.