Columbia Üniversitesi kampüsündeki Hamilton Hall’u işgal eden protestocular bir süre daha kalmaya hazır görünüyordu.
Ellerinde mikrodalga fırın, elektrikli çaydanlık ve uyku tulumları vardı, görüntüler polis tarafından dağıtılmıştı. Kantine dönüştürülmüş bir sınıftaki karatahtaya, kabarcık harflerle “Özgür Filistin” kelimelerinin yanına, işgalcilerin beslenme kısıtlamalarını (ikisi vegan, biri vejetaryen) listelemeleri için bir çizelge yazmışlardı.
Polis videolarına göre, başka bir sınıfta iki saatlik vardiyalar halinde güvenlik görevleri için bir çizelge hazırladılar ve ilham kaynağı olarak üç Maoist devrimci sloganı sıraladılar.
Sloganlardan birinde “Siyasi güç silahın namlusundan gelir” yazıyordu.
Columbia kampüsü iki haftadır ülke genelindeki üniversite kampüslerinde büyüyen krizin odak noktası olmuştu. Filistin yanlısı göstericiler çadır kampları kurdular, mitingler düzenlediler ve üniversiteleri çeşitli talepleri karşılamaya zorlamak amacıyla akademik faaliyetleri engellemeye çalıştılar.
Ancak Hamilton Hall’un devralınması yeni bir dönüm noktasıydı. Üniversite binayı boşaltması için polisi çağırmaya karar verdi; hem sert eleştirilere hem de övgülere maruz kaldı ve büyüyen huzursuzluğun arkasında tam olarak kimin olduğuna dair yeni sorular ortaya çıktı.
Binayı ele geçiren kişiler, Filistin yanlısı izinsiz bir protesto için kampüste kamp kuran daha büyük bir gösterici grubunun bir koluydu. Salı gecesi, 100’den fazla kişi (salonun içindekiler, kampüsün dışındakiler ve Columbia’nın kapılarının ardındakiler) tutuklandı.
O günden bu yana Belediye Başkanı Eric Adams, polis yetkilileri ve üniversite yöneticileri
