Her pantolonun, her elbisenin, her ayakkabının herkese uymayacağı gibi, her tedavinin de her insana uyması söz konusu değildir. Her insanın metabolizması, beslenmesi ve hatta psikolojisi farklıdır. Dolayısı ile tek bir tedavinin herkese iyi gelmesi olası değildir. Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu kişiye özel tıp hakkında açıklamalarda bulundu.
Son yıllarda bazı tedavilerin herkeste istenen sonucu vermemesinin hekimlerin ve bilimsel kuruluşların dikkatini çekmeye başladığını dile getiren Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, “Bu durum insanlar arasındaki farklılıklardan kaynaklandığı gibi, çok zaman hastanın yeteri kadar değerlendirilmemesinden de kaynaklanıyor. Hastanelerde iş ve hasta yoğunluğu çok zaman hastalara yeteri kadar zaman ayrılmaması, bazen doktorların ilgisizliği veya yetersizliği bu duruma neden olmaktadır. Bu da hastalarda uygulanan tedavilerin çok zaman yetersiz kalmasına neden olmaktadır. Örneğin çok zaman tansiyonu yüksek olan bir hastaya bir tansiyon ilacı yazılır ve hasta gönderilir. Yine çok zaman bu ilaç herkeste farklı etki gösterdiği için ya etkili olmamakta ya tansiyonu fazla düşürmekte veya birtakım yan etkilere yol açmaktadır. Bu durumda hastalar çok zaman hastaneye, doktoruna geri gelmek zorunda kalmakta veya başka doktorlara gidip çare aramak zorunda kalmaktadırlar. Bu durum hasta memnuniyetsizliğinin ötesinde zaman ve para kaybına, çok zaman tehlikeli bazı komplikasyonlara yol açar. İşte bu ve buna benzer durumlar kişiye özel tıp uygulamalarının başlamasına neden olmuştur.” dedi.
Dikkatli Bir Muayene Ve Sistematik Bir Algoritma İle Kişiye Özel Tıp Olumlu Sonuçlar Veriyor
Bilimsel çalışmaların hastalara özgün birey olarak yaklaşılmasının tedavide başarı oranını çok arttırdığı gerçeğini ortaya koyduğunu söyleyen Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, “Size kalp damar hastalığı, hipertansiyon, şeker hastalığı gibi hastalıklarda birkaç tane örnek vermek istiyorum. Yakın zamanda bir hasta çarpıntı şikâyetleriyle bana geldi. Bu hasta son iki senedir bu şikayetleri nedeniyle onlarca doktora gittiğine ve yine onlarca ilaç kullandığını fakat hiçbir şekilde derdine çare bulamadığını bana anlattı. Hastayla yaptığımız sohbetin biraz derinleştirilmesi ve hastanın hikayesinin kurcalanması üzerine bu hastanın aynı zamanda kilo nedeniyle diyet yapmakta olduğunu ve bu konuda da başarılı olamadığını öğrendim. Bu aşamada hastanın günde 5-10 bardak çay içtiğini ve birkaç tane suni tatlandırıcı koyduğunu anladım. Özellikle aspartam cinsi suni tatlandırıcılar birçok insanda “Excitotoxin” denilen bir etki gösterirler. Yani bunlar Kalp ve damarların çevresindeki birtakım reseptörleri uyarmakta ve bunları aşırı hassas duruma getirmektedir. Hemen belirteyim bu durum herkeste böyle olmuyor. Hastamızın şikayetlerinin bundan kaynaklandığını düşünüp, bir müddet suni tatlandırıcı kullanımını yasakladık. Bu uygulamadan birkaç gün sonra hasta çarpıntı şikayetlerinin tamamen gittiğini bana müjdeleyerek geri geldi. İşte dikkatli bir muayene ve sorgulama, sistematik bir algoritma uygulayarak kişinin kişiye özel durumlarını ortaya çıkarmak tedavide başarıyı getirmektedir.” diye konuştu.
Her İlaç Her Kişiye İyi Gelmiyor, Kişiye Özel Tıp Bu Bağlamda Önemli
Kişiye özel tıp uygulamalarının en ilginç örneklerinden bir tanesinin hipertansiyon tedavisinde görüldüğünü açıklayan Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu şunları söyledi, “Hipertansiyon tedavisi hem çok kolay, hem çok zor olabiliyor. Çünkü bana iyi gelen bir ilaç size iyi gelmeyebilir. Size iyi gelen bir ilaç bir başkasına iyi gelmeyebilir. Bütün mesele öncelikle hastanın hipertansiyon tipinin belirlenmesi, daha sonra o kişiye özel bir takım risk faktörleri. Stres, uyku, beslenme, kötü alışkanlıklar gibi risk faktörlerinin belirlenmesiyle başlıyor. Bu faktörler belirlendikten sonra gerekli değişiklikler yapılıp ondan sonra hastaya en uygun ilacı başlamak en doğru tedavi olmaktadır. Hipertansiyonu olan bir hastaya hemen ilaç başlamak çok zaman yeterli olmuyor. Kişiye özel tıp uygulamaları konusunda çok önemli araştırmalar ve gelişmelerde yolda. Yakın gelecekte kişilerin genetik özellikleri belirlenerek hastalıklara olan yatkınlıkları, tedaviye verecekleri cevaplar, gen tedavileri ve hatta kişiye özel ilaç geliştirilmesi gündeme gelecektir. Tıptaki yeni teknolojik gelişmeler gerçekten çok heyecan verici.” (BSHA- Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
