Bally’nin kreatif direktörü 45 yaşındaki Simone Bellotti, 23 yıllık kariyerinin büyük bölümünde perde arkasında çalıştı. Aslında, Ekim 2022’de, Los Angeles merkezli sokak giyim markası Rhude’un o zamanlar 30 yaşındaki kurucusu olan Rhuigi Villaseñor’un yönetimi altında İsviçre markasının tasarım direktörü olduğunda plan buydu. İtalyan moda endüstrisinin sevilen ustalarından Bellotti, Villaseñor’un 173 yıllık evi yönetmesine sessizce yardım edecekti. Ancak Villaseñor, bir yıldan biraz fazla bir süre sonra 2023’te Bally’den ayrıldığında Bellotti ilgi odağı haline geldi. “Mutlu oldum ve şaşırdım” diyor. “Ve biraz stresli.”
Bellotti, Milano’nun yaklaşık 20 mil kuzeyinde, mobilya üretimiyle tanınan bir kasaba olan Giussano’da doğdu. Babası Romano bir döşemeciydi; annesi Bruna, Romano’ya yardım etti ve üç çocuğuna baktı: ortanca çocuk Bellotti ve iki kız kardeşi Roberta ve Emanuela. Kaygısız olarak tanımladığı çocukluğunu şöyle anlatıyor: “[Babamın atölyesindeki] makinenin sesini ve yünün kokusunu hâlâ hatırlıyorum.” Bellotti 13 yaşındayken, o zamanlar 49 yaşında olan babası beklenmedik bir şekilde öldü. “Bundan sonrası o kadar kolay olmadı.”
18 yaşında Milano’daki Istituto Secoli’de moda tasarımı ve kalıpçılık eğitimi almaya başladı. Ancak mezun olduktan sonra daha büyük kurumlarda staj yapmak isteyen birçok sınıf arkadaşının aksine, Martin Margiela ve Veronique Branquinho gibi daha sıra dışı bağımsız tasarımcılara ilgi duyuyordu. Belçikalı etiket AF Vandevorst’ta sekiz ay çıraklık yapan Bellotti, “Antwerp’ten gelen estetik beni etkiledi” diyor. 2007 yılında, Milano merkezli çeşitli şirketlerde (Gianfranco Ferré, Bottega Veneta ve Dolce & Gabbana) çalıştıktan sonra, yaklaşık 16 yılını burada geçirdiği Gucci için tasarım yapmak üzere Floransa’ya taşındı (daha sonra Roma’ya taşınacaktı). Bellotti bu deneyimden sevgiyle bahsetse de, Bally onu bir kez daha Milano’ya çağırdığında gitme zamanının geldiğini bildiğini söylüyor: “Eski şehrimde yeni bir başlangıç gibi hissettim.”
Bellotti, 2024 baharında Bally’deki ilk çıkışında markanın bir deri ürünleri mağazası olarak geçmişine saygı duruşunda bulunarak kadın ve erkekleri bol miktarda deriyle gönderdi: bomber ceketler, blazer ceketler, trençkotlar, hatta yazlık elbiseler. Ancak koleksiyon aynı zamanda belirgin bir Alp tarzı hissi veriyordu: temiz, kullanışlı ve sportif. Bellotti, “İsviçre sadece hassas ürünler, çikolata ve bankalardan ibaret değil” diyor. “Daha az rasyonel bir şey de olabilir.”
Zirvede: “Bu fotoğraf nişanlım Martina [Zerneri, 36] tarafından çekildi. 2015 yazıydı ve birlikte ilk gezimize Berlin’de, Brutalist tarzdaki bir kilisede bulunan König Galerie’de (çağdaş sanat galerisi) gidiyorduk. Martina ve ben Gucci’de tanıştık; marka imajı ofisinde çalışıyordu. Herkes o ofisten korkuyordu çünkü her şeyin onlar tarafından [onaylanması] gerekiyordu.”
