Üst Seviye’nin bu haftaki konuğu Turner Construction Lider Yardımcısı ve Türkiye Genel Müdürü Mehmet Sami Kılıç oldu.
Kılıç “Ne kadar güçlü bir yıl geçirmiş olsak da firma olarak bizim için 2023 düzgün geçen bir yıldı. Rekor iş hacmine ulaştık. Globalde 27 milyar dolarlık bir iş hacmine ulaştık. Doğal ki bunu yaparken belli stratejiler geliştirmek zorunda kaldık.2023 yılında Dünya’nın ikinci en yüksek binası olan Kuala Lumpur Malezya’da bulunan ‘Merdeka 118’i hayata geçirdik, tamamladık. Böylelikle, Dünyadaki en yüksek 100 binanın 13’ü bizim projemiz oldu” biçiminde konuştu.
Pandemi sonrasında data merkezi konusunun kazandığı değere dikkat çeken Kılıç “Bizim de projelerimiz buraya yönlendi. Dünyadaki büyük markalarla bunu çalıştık. Stratejik bir ehemmiyeti olan “İstanbul Finans Merkezi” projemizi de oldukça olgun bir etaba getirdik, tamamlama işlerini hallediyoruz. Ayrıyeten Şişecam ile dünyanın en büyük düz cam fabrikalarından biri olan projeyi Tarsus Mersin’de başladık.
Türkiye’de finansmandan kaynaklı büyük projelerde biraz kahır öngörüyoruz. Burada niş bölgelere odaklanma niyetimiz var. Bilgi merkezi, pandemi sonrası veri toplanması çok büyük bir pazar oldu. Projenin yapılması açısından Türkiye, Avrupa’da Polonya’dan sonra ikinci değerli lokasyon pozisyonunda. Türkiye’nin jeopolitik kıymeti var. Doğu ile Batı ortasında bir köprü olması, yetişmiş insan gücünün daha yeterli olması, iklimin ılıman olması ve insan gücü maliyetinin daha uygun olması hepsi avantaj veri bilgi merkezi yatırımlarında” diye konuştu.
“Yüzde 103 artış işçilikten kaynaklı”
Kılıç “Maliyet artışlarını direk dolar kuruna bağlayamayız. Yüzde 52 artış gereçten kaynaklı oldu fakat ancak yüzde 103 artış işçilikten kaynaklı oldu. Dolar bazında da işçilikte bir artış olmuş. İşçilikte bir kahır olduğunu bütün projelerimizde hissediyoruz.
Mesela çimento üreticileri işçilikteki külfetten ötürü talep olmasına karşın muhakkak bölgelere kota koydu. Vadelerde kısaldı, artık uzun vadeli ödeme yok. Direk nakit döndürülmeye çalışılan bir kesim. Arzdaki düşünce işçilikten kaynaklanıyor. Bu sorunları lakin uzun vadede çözebiliriz. Tabi bundan ötürü da Türkiye yurtdışından da çok cazip gözükmüyor. Faizlerin artması enflasyonun yüksek olmasından kaynaklı bir maliyet getiriyor bu da eklenince cazibe kalmıyor” tabirlerini kullandı.
İstanbul Finans Merkezi projesinin stratejik kıymete sahp olduğunu söyleyen Kılıç “Kısa periyotta bölgesel bir finansal hub lakin orta ve uzun vadede küresel bir finans merkezi olma hedefiyle yola çıkıldı. Biz, Dubai Finans Merkezinde de çalıştık ve oradaki birikimimizi burada kullandık. Bu proje Dubai’den de büyük” diye ekledi.
Kılıç konuşmasına şöyle devam etti:
“Bizim temsilcisi olduğumuz yüksek binalar ve kentsel habitat kurulu 55 yıllık bir kar hedefi gütmeyen kuruluş. Yüksek binayı teşvik eden değil, yüksek bina yapılacaksa nasıl yapılmalı, hangi trendlerle yapılmalı onu anlatıyor. Kentleşmenin nasıl olması gerektiği, sarsıntı gerçeği…Avrupa’nın en büyük ikinci toplantısı biz bu konferansı İstanbul’a getirdik. Geçen sene Frankfurt’ta olmuştu sonra da İstanbul şeçilmişti. Konferans İstanbul Finans Merkezindeki Ziraat Kuleleri’nde olacak Nisan ayının 18’inde.”
