6 dönem sonra yine bordo-mavili formaya dönen ulusal oyuncu, 2021-22 dönemi şampiyonluk kutlamalarını büyük bir keyifle takip ettiğini belirterek, şampiyonluk hayalini anlattı. Yokuşlu “O vakit 20 yaşındaydım ve çok gençtim. Geçen müddette çok şey öğrendim, bilhassa Avrupa’da. Daha olgun, futbolu daha oturmuş, daha profesyonel yaşayan ve hayata öteki bakan bir Okay var artık” dedi.
LİGLERİ DEĞERLENDİRDİ
Yokuşlu, Primer Lig, Harika Lig, La Liga ve Championship ligleri ortasındaki en bariz farkların ne olduğuna yönelik soruya, “Öncelikle tempo ve topun oyunda kalma mühleti. Başka iki ligle bizim ligimiz ortasında bu manada çok fark var. Taktiksel açıdan İspanya biraz daha topa sahip olma oyununu fazla oynuyor. İngiltere ise daha direkt futbol, daha kazanmaya odaklı. Lakin İspanyol hocaların oraya gitmesi ile bu ekol İngiltere’ye de kaymaya başladı. Çok kaliteli ligler, dünyanın en büyük iki ligi sonuçta” cevabını verdi.
“KUTLAMALAR BEKLEDİĞİMDEN DE İYİYDİ”
Trabzonspor’un şampiyonluk kutlamalarını pahalandıran Yokuşlu, “Dürüst olmak gerekirse beklediğimden de yeterliydi. Işık ve müzik gösterileri, stattaki ve denizdeki şovlar fevkaladeydi. Orada bana çok sordular, çok beğendiler. Umarım benim de içinde olduğum senaryoda tıpkı hisleri yine yaşarız. En büyük amacım bu” diye konuştu.
“TOPUN OYUNDA KALMA MÜDDETİ DEĞERLİ KRİTERDİR”
“Futbolun daha da heyecanlı ve seyredilir hale gelmesi için neler yapılabilir” halinde soruya karşılık veren Yokuşlu, “Topun oyunda kalma mühleti benim için en kıymetli kriterdir. Top oyunda ne kadar kalırsa o kadar çok futbol izliyorsun, gol izliyorsun. Şöyle bir kriter duymuştum; tahminen bizim ligimizde de vardır bilgi sahibi değilim ancak İngiltere’de hakemlerin topu aşikâr bir müddet oyunda tutmaları gerekiyor. Sağlayamazlarsa bir sonraki hafta maç alamıyorlar. Topun oyunda kalma mühletinin artırılmasına yönelik tahlil bulmak birinci öncelik olmalı” sözlerini kullandı.
Futbolculuk sonrası planının antrenörlük olduğunu kaydeden Yokuşlu, geçmişten bugüne, dünyanın en uygun 11’ini ise şöyle sıraladı:
“Buffon – Cafu, Maldini, Roberto Carlos – Rodri – Xavi, Inıesta, Zidane – Messi, Ronaldinho – Ronaldo Nazario”.
