Simmons, 2021’deki yetersiz playoff performansının akabinde Philly taraftarlarından aldığı sert tenkitler sonrası takas talebinde bulunarak, NBA gündemine sert bir formda damgasını vurmuştu.
Akıl sıhhatine odaklanma isteğini lisana getirerek basketboldan uzak kalma noktasına gelmiş olan Simmons, dönemin son takas tarihi yaklaşırken ekip lideri Daryl Morey tarafından James Harden karşılığında Nets’e gönderilmişti.
Avustralyalı oyuncu, Andscape’den Marc J. Spears’a yaptığı yakın tarihli bir röportajda, kendisini tekrar Sixers forması giyerken düşündüğünü itiraf etti:
“Philly’ye olan sevgim daima baki kalacak. Bana daima sorarlar; ‘Eğer tekrar istediğin yere takaslanacak olsaydın, neresi olurdu?’ diye. Her vakit ‘Sadece Philly.’ derim. Philly benim ikinci yuvam üzere.
Orada çok hoş vakit geçirmiştim, lakin artık gitme vaktim gelmişti. Bence uygun bir vakitte ayrılmıştım. Olağan ki geçirdiğim sakatlık ve tüm bu olup bitenler pek yardımcı olmamıştı. Lakin bence tüm bunlar, her şeyi takdirle karşılamamı sağlayan gelişmeler oldu.
Zamanla insan olarak, kimi şeyleri öğrenip gelişiyorsunuz. Philly hakkında söyleyecek tek bir makus kelamım yok. İşler biraz berbat formda sonuçlanmış olsa da, durum bu artık.
Sahalara dönüp herkesi domine etme fırsatı yakalamak şahane olacak. Geçen sezonki halime dönmeyi asla düşünmüyorum, zira şu anda bulunduğum noktanın onunla alakası bile yok. Şu anki halimle, geçen dönem kendime karşı oynasaydım o adamı mahvederdim. Tam da bu formda hissediyorum.”
Simmons, sırt sorunları sebebiyle dönemin geri kalanında Nets’te oynamamış ve birden fazla sakatlık ve zihinsel kondisyon eksikliği nedeniyle, geride bıraktığımız 2022-23 döneminde Nets’te hudutlu bir müddet forma giyebilmişti.
Eski All-Star formundan epeyce uzakta olan Avustralyalı oyuncu, sırf 42 maçta oynayabilmiş ve mesleğinin en berbat sayı (6,9), ribaund (6,3) ve asist (6,1) ortalamalarını yakalamıştı.
