Uzay programları, Boeing’in ticari ve askeri uçak ve ekipman satışlarının hakim olduğu işinin küçük bir parçasıdır. Ancak iş bir gurur kaynağıdır: Boeing, bir Amerikalıyı uzaya götüren ilk göreve kadar uzanan uzun zamandır uzay uçuşlarıyla ilgilenmektedir.
Ancak Boeing’in bu uzay mirasına katkıda bulunma çabaları şüpheli.
Şirketin Starliner kapsülü, Cuma gecesi Uluslararası Uzay İstasyonu’ndan Dünya’ya güvenli bir şekilde döndü, ancak Haziran ayında oraya götürdüğü iki astronotu olmadan. Çünkü NASA, istasyona kenetlenmeden önce kapsüldeki iticilerin arızalanmasından endişe ediyordu.
On yıl önce NASA, astronotları uzay istasyonuna ve istasyondan taşımak için Boeing ve yeni bir rakip olan SpaceX’i seçti. SpaceX o zamandan beri bu görevlerden yedisini gerçekleştirdi ve Starliner’ın geride bıraktığı astronotları eve getirecek, Boeing ise henüz birini tamamlamadı. Ve istasyonun 2030 gibi erken bir tarihte emekliye ayrılmasıyla zaman tükeniyor.
Bank of America’da havacılık ve savunma analisti olan Ron Epstein geçen ay bir araştırma notunda, “Şirketin astronotları uzaya götürmek için başka bir fırsatı olup olmayacağı veya ne zaman olacağı belirsiz,” dedi. “Boeing’in insanlı uzay uçuşu işini elden çıkarması bizi şaşırtmaz.”
Perşembe günü, Starliner’ın sorunları ve uzay işinin geleceği hakkında yorum yapması istenen Boeing, şu açıklamayla yanıt verdi: “Boeing, her şeyden önce mürettebatın ve uzay aracının güvenliğine odaklanmaya devam ediyor. NASA tarafından belirlenen görevi yürütüyoruz ve uzay aracını güvenli ve başarılı bir mürettebatsız dönüş için hazırlıyoruz.”
Boeing’in yaşadığı sıkıntılar yalnızca şirket için değil, daha geniş anlamda, çabalarını destekleyecek birden fazla özel şirkete ihtiyaç duyan ABD uzay programı için de bir aksilik olabilir.