Ernak, AA muhabirine 2023-2024 dönemini kıymetlendirdi, ekibinin gelecek planlarından bahsetti.
26 Ekim 2023’te Türk Telekom’un başına geldiğinde kendisini yaralı ve sorunlu bir kadronun içinde bulduğunu belirten Ernak, işlemeyen sistemlerle yola devam edilemeyeceğini gördüğünü tabir etti.
Ona nazaran hareket ederek takımda revizyona gittiğini vurgulayan Ernak, vazifeye geldikten sonra grubun ruh halini ve oynadığı basketbolu düzeltmek ismine bir grup ıslahatlar yaptıklarını lisana getirdi.
Ernak, bu kapsamda iki oyuncuyla yolları ayırdıklarını aktararak, şu tabirleri kullandı:
“Transfer çalışması yaparken Metehan Akyel çapraz bağlarını kopardı. Bu sakatlık nedeniyle de transferlerimiz farklı bir biçim aldı. İki ay boyunca 3 yabancıyla oynadık. Türk oyuncularımız bu periyotta güzel bir tepki gösterdi. Onların tepkisinin üzerine dönemi inşa ettik. Her gün bir oyuncudan çok düzgün olmasını beklemeyebiliyorsunuz. Kıymetli olan bir karakter ve takımdaşlık görmek. Bunu uygun yapan takımlar zaten ligde üstlerde yer aldılar. Bizim üzere iniş çıkış yaşayan ekipler da orta düzeylerde, play-off hududunda yer aldı. Umarım Fenerbahçe Beko son iki maçını (Onvo Büyükçekmece Basketbol ve Bursaspor İnfo Yatırım) kazanır. Kimse öteki maçların sonuçlarına bağlı olarak play-off’a girmek istemez. Fakat biz 6-7 maçımızı son topta kaybetmiş bir kadro olarak maalesef bu durumu biraz kendimiz hazırladık. Umarım biz de play-off fotoğrafının içinde yer alırız. Orada yer alırsak da çok büyük bir iştahla oynayıp Anadolu Efes’e olabildiğince sorun çıkarmak istiyoruz.”
Play-off’ların olağan dönem üzere geçmediğini anlatan Ernak, “Anadolu Efes’e olağan dönemde oynadığımız iki maçta da sorun çıkardık. Alanımızdaki birinci maçta son topu kullanamadığımız için kaybetmiştik. Deplasmanda da kazanmayı başardık. Anadolu Efes, çok kaliteli, yetenekli ve derin bir takım olmasına karşın biz bir formda onlarla oynamaya adapte olabiliyoruz. Hoş bir seri olur. Olağan 1-8 eşleşmesi olmayacağına inanıyorum. İki ekibin da dişlerini göstereceği ve sonuçtan bağımsız olarak basketbolseverlerin hoşnut olacağı hoş maçlar oynanır diye düşünüyorum. Play-off’a kalabilirsek tipi geçmek için elimizden geleni yapacağız.” diye konuştu.
“Bir kadroda saha içinde de soyunma odasında da havanın kirli olmaması lazım”
Ernak, misyona geldikten sonra atletlerin hayatını kolaylaştıracak bir ortam sağladığına işaret ederek, şöyle devam etti:
“Bir grupta saha içinde de soyunma odasında da havanın kirli olmaması lazım. Havayı kirleten ögeleri ayırdıktan sonra grubun içinde onların hayatını nizama sokacak birtakım kurallar yerleştirmeye çalıştık. Bu kurallar bütünü, onları disipline almaktan çok hem onların kendi ortalarındaki ilgilerini hem bizimle kurdukları münasebetleri hem de yaptıkları işi daha kolay ve daha net yapabilmeleri için bir yol göstericiydi. Buradan başladık. Bu onların birinci kere gördükleri bir şey değildi. Olağanda hepsi uygun, kupa kazanan, şampiyon olan ekiplerde oynamış oyuncular. Çabucak adapte oldular ve hayatları kolaylaştı. Sonra da olumlu sonuçlar almaya başladık.”
Çalıştırdığı tüm ekiplerde Türk oyunculara daha fazla değer verdiğine dikkati çeken Ernak, “Çalıştırdığım ekiplerde güç günlerde Türk oyunculara sırtınızı yaslayabilmelisiniz mantığıyla kadrosu kurmaya çalışırım. Bu niyetimin çok yararını gördüm. Türk oyuncuların her vakit alanda olması gerektiğine inanıyorum. Herhalde en çok oynatan başantrenör de benim. Bu usulüm eleştiriliyor. Beşerler yabancıları alanda görmek istiyor. Benim inancım bu. Tenkitlere de kulağım tıkalı. Antrenörlük yaptığım sürece de Türklerle oynayacağım ve onları geliştirmeye çalışacağım. Bunu bir görev olarak görüyorum. Önümüzdeki sene de kadroyu kurarken buna çok dikkat edeceğim.” değerlendirmesini yaptı.
“BKT Avrupa Kupası’nda play-off’la yetinmek istemiyoruz”
Selçuk Ernak, gelecek dönem planlarıyla ilgili de şu bilgileri verdi:
“BKT Avrupa Kupası’nda play-off’la yetinmek istemiyoruz. Daha üst düzeylere gidebilecek stilde geniş bir takım kurmaya çalışacağız. Zira Avrupa Kupası’nda her hafta maç oynuyorsunuz. Sakatlık olduğu vakit onu tolere edebilecek fırsatınız olmuyor. Bu ligi de kaldırabilecek bir takım kuracağız. Kesinlikle Ankaralı basketbolseverlerin çabasından mutlu kalacağı bir takım yapılanmasına gideceğiz. Âlâ günde de berbat günde de uğraşı sorgulanmayacak, bu kulübü umursayacak ve iş ahlakı olan insanları ortamızda görmek istiyoruz. Uzun vakittir da bu hususta çalışıyoruz. İdareden aldığımız bütçe doğrultusunda başımızdaki fikre uygun bir ekip kurmak istiyoruz. Türkiye’de birinci 5’in dışında olmayı başarısızlık kabul ediyoruz. Avrupa Kupası’nda da yarı finali zorlayacak bir kadro kurmayı çok istiyoruz.”
“Her durumda çok az yetişmiş Türk oyuncu var”
A Ulusal Erkek Basketbol Ekibi’nin son devirde başarılı sonuçlar alamamasıyla ilgili de görüşlerini aktaran deneyimli başantrenör, şöyle konuştu:
“Tüm ülkelerde ulusal kadroların en kaliteli oyuncuları NBA’de oluyor. Münasebetiyle onların ulusal kadro fikstürünün içinde olmaması büyük bir faktör. Bence temel sorun, o oyuncuların gelmemesi değil. Öteki değerlendirmeler yapmak lazım. Antrenörler yahut yöneticiler transfer yapmak istediği vakit hangi Türk oyuncuyu alsak diye düşünüyor. Zira bu hususta elleri çok dar. Her durumda çok az yetişmiş Türk oyuncu var. Genç ve yetişmesi gereken oyuncuları yetiştirmeye niyeti olan çok az adam var. Ya hazır olsun ya da yabancı gelsin oynasın diyenler var. Her geçen sene altyapılardan ya da alt liglerden Üstün Lig’e monte ettiğimiz oynayabilen oyuncu sayısı maalesef azalıyor. Birebirini hem antrenörler hem de hakemler için de söyleyebilirler.
Üretmekte biraz geri kaldık. Tembel olduk ve üretecek zihniyetten uzaklaşmaya başladık. Beşerler da bu durumu hoş laflarla bir hoş saklıyorlar. Bu durum yalnızca ulusal gruplar departmanının değil bizim, basketbol topluluğunun sorunu. Basket okullarında hiç daha eline top almamış 5-7 yaş ortasındaki gençlerden federasyonu yöneten en üstteki yöneticilere kadar herkesin sorunu. İspanyol, Yunan, Fransız, İtalyan ve İsrailli oyunculara bakın kendi gruplarında, Avrupa liglerinde tribünde otururken görebiliyor musunuz? Sakatlık haricinde göremezsiniz. Bunu bir tek Türkiye’de görüyorsunuz. Bunu da herkes çok olağan görüyor. Sonra ulusal grup başarılı sonuçlar alamayınca ‘Neden düzgün sonuç alamıyor?’ deniyor. Zira çocuklarımız o basketbolu oynamıyor. Biz hiçbir vakit ulusal grup düzeyinde başarılı olamayacağız. Her geçen gün berbata gidecek üzere görünüyor. Kimse burada da kalacağız üzere düşünmesin.”
Başkent temsilcisinin play-off şansı
Dönemi 14 galibiyetle tamamlayan ve 8. sırada bulunan Türk Telekom, 13 galibiyetli Onvo Büyükçekmece Basketbol ve 14 galibiyeti olan Bursaspor İnfo Yatırım’ın kaybetmesini bekleyecek.
Bu iki grup da son maçlarında Fenerbahçe Beko’yla karşılaşacak. Fenerbahçe Beko’nun her iki maçı da kazanması halinde Türk Telekom, 8. sıradan play-off’a kalacak ve olağan dönemi önder bitiren Anadolu Efes’le eşleşecek.
