Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), dünyanın önde gelen havacılık buluşmalarından ParisAirshow’da ANKA eser ailesinin uydu denetimli üyesini sergiliyor.
TUSAŞ ANKA Eser Başmühendisi Ziya Doğan, AA muhabirine, 16 yılı aşkın müddettir projede misyon yaptığını söyledi.
“ANKA bizim birinci göz ağrımız, göz bebeğimiz.” diyen Doğan, aracın birinci uçuşunun 2010, birinci teslimatının ise 2017 yılında yapıldığını anımsattı.
Doğan, ANKA projesinde geliştirmeyi hiç bırakmadıklarını belirterek, 2021 yılında “operatif ANKA” olacak formda aracı bir manada güncelledikleri bilgisini verdi. ANKA’nın havada kalış müddetinin 30 saatin üzerine çıktığını, platform üzerinde birçok yerlileştirme faaliyeti gerçekleştirildiğini, 4 farklı kameranın entegre edildiğini anlatan Doğan, yabancı menşeli sistemleri tüm sensörler, haberleşme link setleri dahil bütünüyle yerlileştirmeyi hedeflediklerini bildirdi.
Doğan, yurt içinde 4 kullanıcıya ANKA’ları teslim ettiklerine dikkati çekerek, “ANKA’nın toplam uçuş müddeti yaklaşık 200 bin saati buldu.” dedi.
Aracın harp ortamında önemli bir tecrübesine sahip olduğunu vurgulayan Doğan, şöyle konuştu:
“Yurt dışında bir kullanıcımız ANKA’yı faal olarak kullanıyor. 2023’ün kalan kısmında 4 ülkede daha teslimatlarımızı yapacağız ve buralarda ANKA faal olarak kullanılmaya başlanacak. 2024 yılında da bu ülkelere bir ülkeyi daha katmayı hedefliyoruz. Bu ülkelerin hepsiyle mukaveleler yapıldı ve teslimatlar gerçekleştirilecek.”
Kullanıcıya uygun tahlillerle gelişiyor
ANKA’da tüm müşteri muhtaçlıklarını sağlayacak formda uçak üzerindeki entegrasyon faaliyetlerini aralıksız sürdürdüklerini söz eden Doğan, bu kapsamda radar sistemlerini çoklamaya, kullanıcı gereksinimlerine nazaran yeni sistemler entegre etmeye, kamera ve uydu anten setlerini platforma kazandırmaya yönelik çalışmalar yaptıklarını kaydetti.
Ziya Doğan, ANKA’nın ihracat başarılarına ait de şu değerlendirmede bulundu:
“İhracat muvaffakiyetinin gerisinde yatan en değerli özelliğin kullanıcı muhtaçlıklarını karşılamak üzere özveriyle çalışan bir takım olduğunu düşünüyorum. Kullanıcı bizden aslında bir tahlil bekliyor. Hem yurt içinde hem yurt dışında bize ‘Ne yapabilirsiniz?’ diye soruyorlar. Evvel yerli tahlillerle, yapamıyorsak yabancı tahlillerle kullanıcının muhtaçlıklarını giderebilecek formda, tümüyle ona odaklanarak tasarım ve üretim faaliyetlerini başlatıyoruz.”
Yürüttükleri temaslar ve görüşmelerden yola çıkarak ANKA’ya ilginin çok fazla olduğunu vurgulayan Doğan, heyetlerin geçmişe nazaran daha spesifik sorular sorduklarını, gereksinimlere süratli yanıt verilebiliyor olmasının da insansız sistemlere ilgiyi artırdığını söyledi. Doğan, “ANKA hayatına keşif-gözetleme sistemi olarak başlamıştı, sonrasında elektronik harp, deniz üstü harbi, hava-yer taarruz üzere çoklu rol özellikleri ekledik. Bu özellikler tüm ülkelerin dikkatini çekiyor. Kendi muhtaçlıklarını karşılayabilecek halde bizden talepte bulunuyorlar.” diye konuştu.
