Roket, füze ve mühimmat teknolojileri alanında Türkiye’nin kıymetli firması Roketsan da fuarda son teknolojiye sahip 60’ın üzerinde savunma sistemiyle yerini aldı. Şirketin IDEF’te birinci kere sergilediği altı yeni sistemin tanıtımı da yapıldı.
Tanıtım toplantısında konuşan Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, savunma endüstrisi için çok manalı bir gün yaşadıklarını belirterek, memleketler arası arenada kelam sahibi oldukları bu alanda gelinen son noktanın görüldüğü bir aktiflik için buluştuklarını söyledi.
Fuara ve Roketsan’a ait bilgiler veren Görgün, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Roketsan’ımız ülkemizin muhtaçlık duyduğu platformlarımızın vurucu güçlerini en uygunuyla gerçekleştiriyor. Faaliyet gösterdiği her alanla alakalı geliştirdiği mühendislik mükemmeli eserlerden bir kısmının lansmanını yaptı. Havadan havaya mühimmatlar, karadan karaya balistik füzeler, denizden denize, denizden karaya, karadan uzaya olabilecek bir roket füze firmasının yapabileceği her eserle ilgili tahlilin, çok farklı disiplinleri bir ortaya getiren, çok sıkıntı sorunların süratlice çözüldüğü ve esere dönüştüğü çok gurur duyduğumuz bir lansmanı gerçekleştiriyoruz.”
“GÖKBORA füzesi 100 milin üzerindeki gayeleri imha edebilecek”
Roketsan Genel Müdürü Murat İkinci de bugün birinci defa tanıtacakları eserlerin hem Roketsan’ın hem de Türkiye’nin savunma endüstrisinin geldiği noktayı göstermesi açısından çok kıymetli olduğuna dikkati çekerek, “Hem bizim silahlı kuvvetlerimize hem de dost ve kardeş ülkelerin silahlı kuvvetlerine çok önemli caydırıcılık tesiri yapacak eserleri bugün sizlerle birlikte tanıtacağız” dedi.
Ürünlerin birincisinin görüş menzili ötesi havadan havaya GÖKBORA füzesi olduğunu lisana getiren İkinci, şu bilgileri verdi:
“GÖKBORA, 100 milin üzerindeki menzile sahip olan görüş ötesi bir füze. Bu füze bilhassa KAAN ve KIZILELMA platformumuzun iç istasyonundan fırlatılacak, görüş ötesi özellikleriyle 100 milin üzerindeki gayeleri tespit edip imha etme yeteneğine sahip olacak. GÖKBORA füzesinin sahip olduğu ramjet motoruyla bilhassa muadil olan füzelerden çok daha üstün hava-hava özelliklerine sahip olacağını kıymetlendiriyoruz.”
“EREN, SİHA’larımızın savaş alanındaki gücüne güç katacak”
Murat İkinci, ikinci eserin 100 kilometrenin üzerinde menzile sahip olan ve farklı platformlardan atılma özelliği bulunan, dolanan mühimmat EREN olduğunu kaydederek, “EREN mühimmatımız bilhassa farklı tipteki hava maksatlarına ve yer amaçlarına angaje olabilen, çoklu özelliklere sahip bir dolanan mühimmat olarak hem insansız savaş araçlarımızdan hem de öbür platformlarımızdan fırlatılacak. EREN, bilhassa bizim SİHA’larımızın savaş alanındaki gücüne güç katacak” tabirlerini kullandı.
Roketsan Genel Müdürü İkinci, hava platformlarından birinci olarak ateşledikleri süpersonik füze olan İHA-230 ile SİHA’ların tesirini önemli biçimde artırdıklarını kaydederek, şu açıklamalarda bulundu:
“Bu ailenin yeni üyesi 300 ER füzemizin de lansmanını paylaşmaktan büyük gurur duyuyoruz. 300 ER füzemiz 500 kilometrenin üzerindeki menzili ve balistik füze teknolojisiyle hava platformlarımızdan, savaş uçaklarımızdan ve SİHA’larımızdan atılacak. Bilhassa 500 kilometrenin üzerindeki menziliyle SİHA’larımızın tesir alanını çok daha üst noktaya çıkartmış olacak.”
İkinci, bir sonraki eserlerinin Roketsan’ın en kıymetli faaliyet alanlarından biri olan uzay teknolojileriyle ilgili olduğunu belirterek, Türkiye’nin uzaya bağımsız erişimini sağlayacak platformlarını kendilerinin geliştirdiğini söyledi.
Daha evvel 400 kilogramlık yararlı yükü uzaya taşıyacak Şimşek-1 platformunun tanıtımını yaptıklarını anımsatan İkinci, “Bugün Şimşek-2 uydu fırlatma aracımızı paylaşıyoruz. Şimşek-2, 40 metreye yakın yüksekliğe sahip, 1,5 tonluk yararlı yükü 700 kilometrenin üzerindeki bir yörüngeye taşıyacak olan iki kademe sıvı yakıtlı itki sisteminden oluşan gelişmiş bir uzay aracı. Bu araç da aslında ülkemizin uzay alanındaki çalışmaların en üst noktasını oluşturan teknolojilerden bir adedini tabir ediyor.” formunda konuştu.
“AKATA, denizaltılarımızın kuvvet çarpanını üst noktalara taşıyacak”
Murat İkinci, denizdeki caydırıcılık gücünün ehemmiyetine işaret ederek, daha evvel ATMACA ve AKYA ile hem denizaltılarının hem de gemilerin Mavi Vatan’daki gücüne güç kattıklarını bildirdi.
Geçen sene gerçekleştirdikleri atışla ATMACA seyir füzesini denizaltıdan kapsülle attıklarını anımsatan İkinci, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Hem hava hem de deniz maksatlarına angaje olabilen seyir füzesi kabiliyeti, denizaltılarımızın stratejik silah sistemleri ortasında yer alacak. Dünyada bu teknolojiye sahip olan çok az ülkeden birisi haline geldi ülkemiz. Buradaki caydırıcı tesiriyle aslında bizim denizaltılarımızın kuvvet çarpanını Mavi Vatan’da çok daha üst noktalara taşıyacak olan sistemimizi denizaltına fırlatılan AKATA kapsüllü ATMACA projemizi de sizlerle paylaşmaktan gurur duyuyoruz.”
“TAYFUN BLOK-4 hipersonik füze caydırıcı tesire sahip”
Murat İkinci, son tanıtacakları eserin TAYFUN BLOK-4 hipersonik füze olduğunu belirterek, “Aslında ülkemizin balistik füze teknolojisi alanında geldiği noktayı gösteren çok kıymetli bir eser. Malumunuz TAYFUN Projesi halihazırda seri üretimde ve envanterdeki çalışmaları devam ediyor. TAYFUN BLOK-4, hipersonik sürate sahip olan, 10 metre uzunluğuyla ve 7 bin 200 kilo yüküyle TAYFUN ailesinin savaş alanındaki en caydırıcı tesire sahip üyesi olacak” diye konuştu.
Bugün tanıttıkları yeni eserlerin öncelikle Türk Silahlı Kuvvetlerine, sonra dost ve kardeş ülkelerin silahlı kuvvetlerine güç çarpanı olarak çok önemli tesirler yapacağını lisana getiren İkinci, “Modern harp ortamında bilhassa hipersonik balistik füzelerin ehemmiyetini yakın vakitte görmüş olduğumuz olaylarla çok net anlamış bulunmaktayız. TAYFUN ailesinin yeni üyesi TAYFUN BLOK-4 hipersonik füzemiz de inşallah bu manada kara kuvvetlerimizin gücüne de güç katacak.”
“Sene sonu prestijiyle bu sistemi envanterimize birinci sefer dahil edeceğiz”
Kara Kuvvetleri Kumandanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu ise bir ülkenin roket ve füze sistemine sahip olmasının caydırıcılık açısından kıymetli olduğunu vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Tabii birinci kere bu sene sonu prestijiyle bu sistemi envanterimize dahil edeceğiz. Bu nedenle bizim için çok değerli bir caydırıcılık sistemi olacağına inanıyorum. O nedenle Roketsan ailesine teşekkür ediyorum. Bu sistemin gelmesiyle Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Kara Kuvvetleri Komutanlığının balistik füze ile ilgili birinci teması olacak ve bundan sonra bu gelişerek suratının ve menzilinin artmasıyla birlikte dünya literatüründe balistik füze kapsamındaki en değerli caydırıcı ögesi olacağını kıymetlendiriyoruz.”
Tanıtım merasimine çok sayıda askeri yetkili, savunma endüstrisinde faaliyet gösteren şirketlerin ve kamu kurumlarının yetkilileri ve yabancı davetliler katıldı.
