
Investing.com – Cvk Maden İşletmeleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. (IS:CVKMD), Sarıalan Altın Madeni Projesi kapsamında önemli bir uluslararası iş birliğine imza attı. Şirket, global emtia devi Trafigura Pte. Ltd. ile 30 milyon dolar tutarında bir “off-take” yani ön alım sözleşmesi gerçekleştirdi. Anlaşma kapsamında Trafigura, yaptığı ön ödeme karşılığında 2027 yılına kadar Sarıalan Projesi’nin açık ocak üretiminden elde edilecek ürünlerin tamamını satın alma hakkına sahip oldu.
Bu anlaşma uyarınca, ön ödeme tutarını aşan üretim değerleri için tahsilatlar ürün teslimatları gerçekleştikçe CVK Madencilik tarafından ayrıca yapılacak. Böylece şirket, hem üretim sürecinde finansal esneklik kazanmış olacak hem de satış süreçlerinde uzun vadeli güvence sağlayacak yapısal bir iş birliğine kavuşmuş olacak.
Küresel tedarik zincirine entegrasyon güçleniyor
CVK Madencilik ile Trafigura arasında kurulan bu stratejik ortaklık, yalnızca ticari bir iş birliği olmanın ötesinde, şirketin operasyonel kapasitesine ve gelecek dönem büyüme beklentilerine duyulan uluslararası güvenin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Aynı zamanda Trafigura’nın güçlü bilanço yapısı ve küresel finansman kabiliyetleri, bu iş birliğinin sürdürülebilirliği açısından kritik bir avantaj sunuyor.
Anlaşma, CVK Madencilik’in küresel maden tedarik zincirine entegrasyon çabalarına katkı sağlayarak, şirketin Türk madencilik sektörü içerisindeki stratejik konumunu güçlendirecek nitelikte. Böylelikle firma, yalnızca yurtiçinde değil, dünya genelinde de sektörel iş birlikleriyle büyüme stratejisini pekiştirmiş oluyor.
Sorumlu madencilik ve sürdürülebilirlik misyonu vurgulandı
CVK Madencilik tarafından yapılan açıklamada, şirketin çevresel sürdürülebilirlik ilkelerine bağlı kalarak sorumlu madencilik uygulamaları çerçevesinde ekonomik değer yaratmaya devam edeceği vurgulandı. Bu iş modeli kapsamında yalnızca üretim değil, etik ilkelere uygun finansal ve stratejik yönetim prensipleri de göz önünde bulunduruluyor.
Trafigura ile yapılan bu anlaşma, CVK Madencilik’in ülkemizde lider ve sorumlu bir madencilik şirketi olma hedefi doğrultusunda atılmış önemli bir adıma işaret ediyor. Sürdürülebilir büyüme perspektifiyle şekillenen bu iş birliği, aynı zamanda şirketin uluslararası piyasada saygın bir oyuncu olma vizyonunu da güçlendiren bir gelişme olarak değerlendiriliyor.



